Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, bölgede kalıcı bir barış tesis etmek için kritik bir toplantıda bir araya gelmeye hazırlanıyor. Bu tarihi görüşme, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceğini belirleyecek önemli gelişmeleri de beraberinde getirebilir. Uzun yıllardır süren çatışmaların ardından, barışın sağlanması ve bölgedeki istikrarın artırılması amacıyla gerçekleştirilecek bu toplantının nasıl sonuçlanacağı merakla bekleniyor.
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkiler, Sovyetler Birliği’nin çöküşü ile başlayan Dağlık Karabağ sorunu ile gerginleşmiş ve iki ülke arasında birkaç savaş yaşanmıştır. 2020 yılında yaşanan 44 günlük savaş, her iki taraf için de kayıplarla doluydu. Bu süreçte, iki ülkenin de insanları ve askeri gücü üzerinde derin yaralar açıldı. Ancak, son zamanlarda yaşanan gelişmeler, iki ülkenin de barışa olan ihtiyacı bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle Avrupa Birliği ve diğer uluslararası aktörlerin arabuluculuğunda yapılan girişimler, liderleri bir araya gelmeye teşvik etti.
Toplantı öncesi yapılan açıklamalarda, iki liderin de barış sürecine yönelik kararlılığını vurguladığı belirtiliyor. Ermenistan Başbakanı Paşinyan, “Bu görüşme, insanlarımızın geleceği için önemli bir fırsat. Barışı tesis etmemiz gerekiyor” derken, Aliyev de “Biz, sorunları çözerek iki ülkenin de gelişmesini sağlamak istiyoruz.” ifadelerinde bulundu. Bu iki açıklama, hem iç kamuoyları hem de uluslararası topluluk için cesaret verici bir mesaj niteliği taşıyor.
Görüşmenin gündem maddeleri arasında, sınır güvenliği, ekonomik işbirlikleri ve kültürel alışverişlerin artırılması yer alıyor. İki ülke arasında karşılıklı güvenin inşası ve istikrarın sağlanması amacıyla atılacak adımlar büyük önem taşıyor. Uzmanlara göre, bu toplantıdan çıkacak sonuçlar, bölgedeki diğer ülkeleri de doğrudan etkileyecek. Barış müzakereleri, Türkiye ve İran gibi komşu ülkelerin de dikkatle izlediği bir süreç halini almış durumda.
Toplantıya dair beklentiler oldukça yüksek. Ancak barış sürecinin her iki tarafın da önemli tavizler vermesini gerektirdiği gerçeği, zorlukları beraberinde getiriyor. İki liderin de halklarının beklentilerine ve geçmişteki acılara dikkat ederek bir yol haritası belirlemeleri gerekecek. Bu süreçte, özellikle uluslararası toplumun desteği ve arabulucu rolü büyük önem taşımaktadır.
Son olarak, bu önemli buluşma, sadece iki ülkenin değil, tüm Kafkaslar'ın geleceği için bir dönüm noktası olabilir. Tarih boyunca birçok kültüre ev sahipliği yapmış olan bu bölgenin, barış ve istikrar adına atacağı adımlar, hem yerel halkın yaşam kalitesini artıracak hem de uluslararası düzeyde yeni iş fırsatları yaratacaktır. Tüm gözler, Aliyev ve Paşinyan’ın bu tarihi toplantısına çevrilmişken, herkes umutla sonuçları beklemekte.
