Kaybolan mimar Ece Gürel'in, dört gün boyunca kaybolduğu Belgrad Ormanı'nda sağ olarak bulunduğu haberi, tüm Türkiye'de büyük bir sevinç yarattı. Gürel'in arandığı bu zorlu süreç, hem ailesi hem de sevenleri için oldukça endişe vericiydi. 31 yaşındaki mimarın kaybolduğu günden itibaren, yüzlerce gönüllü ve ekip, Belgrad Ormanı'nda dev bir arama kurtarma operasyonu başlatmıştı. Nihayetinde Ece Gürel'in sağ salim bulunması, bu durumdan etkilenen herkes için bir umut ve mutluluk kaynağı oldu. Olayın detaylarına ve yaşanan gelişmelere birlikte göz atalım.
Ece Gürel, 21 Ekim 2023 tarihinde sabah saatlerinde arkadaşlarıyla doğa yürüyüşü yapmak için Belgrad Ormanı'na gitmişti. Ancak, akşam geç saatlere kadar dönmeyince arkadaşları ve aile üyeleri endişelenmeye başladı. Başlangıçta, Gürel’in yürüyüş esnasında bir yere dalıp kaybolmuş olabileceği düşünceleri hakim olsa da, zaman ilerledikçe kaybolma durumu daha da endişe verici bir hal aldı. Hemen ardından, ailesi durumu yetkililere bildirdi ve arama çalışmaları hızlıca başladı.
Olayı duyurmasının ardından, sosyal medya üzerinden birçok insan bu konuda farkındalık oluşturmak için harekete geçti. “#EceGürelBulunsun” etiketleri ile paylaşımlar yapıldı. Aile, Gürel'in karakterini ve kayboluşunun ardındaki koşulları anlatan detayları paylaşarak, herkesin dikkatini çekmek için uğraş verdi. Sosyal medya platformları üzerindeki destek ve dayanışma mücadelesi, kaybolan kişinin bulunmasına yönelik umutları artırdı.
Arama kurtarma ekipleri, Ece Gürel'in kaybolduğu günden itibaren Belgrad Ormanı çevresinde hem karadan hem de havadan kapsamlı bir inceleme gerçekleştirdi. Jandarma, AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) ve gönüllüler, her köşe bucak arandı. Havanın kötüleşmesi ve gecenin karanlığının gelmesi arama çalışmalarını zorlaştırsa da, ekipler yılmadı. Gönüllüler özellikle kış aylarının yaklaşması nedeniyle risklerin arttığını göz önünde bulundurarak, gece boyunca da çalışmalara devam ettiler.
Arama operasyonu sürerken, güvenlik kameraları ve iletişim verileri kullanılarak Gürel’in mümkün olabilecek en son konumları tespit edilmeye çalışıldı. İlgili ekipler, ormanda daha önce yürüyüşe çıkan diğer kişilerin ifadelerini aldı ve ormana sık sık giden insanların dikkatini bu konuya çekmek adına bilgilendirici broşürler dağıttılar. Tüm bu çalışmalara rağmen, net bir iz bulunamaması, durumun her geçen gün daha da zorlaştığı hissini yarattı.
30 Ekim 2023 tarihinde, ormanın kuzey kesiminde bir grup gönüllü, şans eseri Gürel’in sesini duymayı başardı. Bunun üzerine acil durum ekipleri bölgeye yönlendirildi. Ece Gürel, sağ olarak bulunduğunda oldukça yorgun ve bitkin durumdaydı ancak genel sağlık durumu iyi. Hayatının en korkutucu dört gününü geride bıraktıktan sonra sağlık ekipleri tarafından hastaneye götürüldü. Burada yapılan kontrollerde herhangi bir ciddi sağlık sorunu çıkmadı, yalnızca yetersiz beslenme ve su kaybı yaşadığı anlaşıldı.
Ece'nin ailesi ve sevenleri, sağlık durumunun iyi olduğunu öğrenince büyük bir sevinç çığlığı attı. Yetkililer, yaşanan bu kaybolma olayının ardından Belgrad Ormanı'nın güvenliği ve kaybolma konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılacağının sözünü verdi. Ece Gürel’in bulunduğu saatlerde sosyal medya üzerinden paylaşımlar yaparak durumu takip eden herkes, bu güzel haberi sevinçle karşıladı.
Bu olay, hem doğada güvenli bir şekilde yürüyüş yapmanın önemini bir kez daha hatırlattı hem de kaybolma durumlarına karşı hazırlıklı olmanın ne kadar önemli olduğunu bizlere gösterdi. Ece Gürel'in sağ olarak bulunması, hayatın kıymetini ve aile bağlarının gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Bu olay sonrası yapılan çağrılar, insanları doğaya çıkmadan önce dahi mutlaka yanlarında su ve gıda bulundurmanın ve benzer bir durumda kaybolduğunda yapılması gereken ilaçların bilinmesi gerektiğini hatırlattı.
Sonuç olarak, Ece Gürel'in kaybolma hikayesi, toplumsal dayanışmanın, sevgi ve umudun ne denli güçlü olabileceğini bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Doğa yürüyüşleri yaparken dikkat etmemiz gereken ayrıntılara, hazırlık yapmak ve bilgilendirmek üzerine odaklanmamız gerektiğini unutmamalıyız. Ece Gürel’in yaşadığı bu olay, hem bireysel deneyimlerin hem de kolektif çabaların canlandırıcı bir örneği olarak hafızalarımızda kalacaktır.