Yaz aylarının gelmesiyle birlikte Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde tatilcilerin uğrak noktalarından biri olan Kartalkaya, geçtiğimiz günlerde korkunç bir kazaya ev sahipliği yaptı. Bu kaza sonucunda hayatını kaybeden bir ailenin geride kalan tek ferdi olan Doğan, yaşadığı acıyı ve kaybın ardından hissettiği derin üzüntüyü dile getirdi. Doğan, kazanın bir daha yaşanmaması ve benzer olayların önüne geçilebilmesi için hukuki olarak emsal teşkil edecek bir karar çıkartılması gerektiğini vurguladı.
Geçtiğimiz ay, kış sezonunun sona ermesiyle Kartalkaya'da bir grup tatilci, kış sporlarının keyfini çıkarmak üzere dağlarda kayak yapıyordu. Ancak ne yazık ki, o tatil günleri bir facia ile son buldu. Doğan'ın ailesi, kayarken kaydedilen hatalı bir manevra sonucu bir kayalık bölgeye düştü. Kazada Doğan'ın eşi ve iki çocuğu hayatını kaybederken, Doğan kendisini kurtararak hayatta kalmayı başardı. Bu olay, Türkiye genelinde tatil bölgelerinde alınan güvenlik önlemlerinin sorgulanmasına yol açtı.
Doğan, yaşadığı acının derinliği ile birlikte, olayın ardından gelen toplumsal tepkileri de yakından izledi. İlgili makamların yeterince hızlı ve etkin bir şekilde olayla ilgili soruşturma başlatmamasının kendisini daha da derin bir üzüntüye sevk ettiğini dile getiren Doğan, “Benim evim yıkıldı ve ailem yok artık. Ama burada başkalarının da canı yanmasın, başka acılar yaşanmasın diye emsal bir kararın çıkması gerektiğine inanıyorum” dedi.
İnsan hayatının ne kadar kıymetli olduğunu unutmamak gerektiğini vurgulayan Doğan, “Kartalkaya ve diğer tatil bölgelerinde, benzer durumların önüne geçmek için gerekli önlemlerin alınması şart. Sadece kış sezonunda değil, yaz aylarında da tatilcilerin can güvenliği sağlanmalıdır” diyerek dikkat çekti. Ailelerin ve tatilcilerin daha güvende olabilmeleri adına, ilgili kurumlardan gerekli yasal düzenlemelerin ve düzenli denetimlerin bir an önce yapılmasını istedi.
Özellikle kayak pistlerindeki güvenlik işaretleri ve uyarılarıyla ilgili şikayetlerde bulunan Doğan, “Bazı pistlerdeki işaretlemeler yetersizdi. Kayak yapmaya gelen bir kişinin, rüzgarın etkisiyle kayalık bir alana düşmeyeceğini düşünmesi kadar tehlikeli bir durum olamaz. Yetkililerin bu eksiği bir an önce gidererek tatilcilerin güvenliğini sağlaması şart” dedi.
Doğan, yaşadığı kaybın boyutunu sadece kendisinin değil, tüm ailenin hissettiğini dile getirirken, kendisi gibi kaybedenlerden hukuk mücadelesi vermelerini isteyerek, “Emsal bir karar verilirse belki de başka aileler benzer acıları yaşamayacaktır” diyerek umut dolu bir mesaj verdi. Ayrıca kazanın yaşandığı günden bugüne, destek veren yakın arkadaşlarına ve sosyal medya üzerinden duygu dolu paylaşımlar yapan takipçilerine de teşekkür ederek, yaşadığı bu ağır kayıp ile ilgili toplumsal bilincin artırılmasında ehemmiyet olduğunu vurguladı.
Son olarak, Doğan, kendisi ve diğer mağdurlar adına sorumluların yargılandığı bir süreç başlatılması gerektiğine dikkat çekti. Türkiye'deki tüm tatil bölgelerinde güvenliğin sağlanabilmesi ve benzer olayların bir daha yaşanmaması için yapılacak olan her türlü düzenlemenin ışığında, Kartalkaya'da yaşanan bu trajik kaza bir dönüm noktası olmalı. Ailelerin kayıplarının arkasında durmak ve onların mücadelesine destek vermek, öncelikli hedef olmalı.
Doğan'ın yasını tutarken aynı zamanda mücadele vermesi gerektiğini önemle vurgulayan bu durumu, tüm toplum adına bir ders niteliği taşıyor. Kazaların önüne geçmek ve herkese güvenli bir tatil imkanı sunmak için harekete geçmek adına sorumluluk almak şart. Sonuç olarak, hayatı kaybedenlerin anısına saygı göstererek ve kazaların önüne geçerek yaz tatillerimizde güvenli bir şekilde eğlenmek için herkes üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmelidir.